Öğrenmenin çoğu plansız, programsızdır, yani informal alandan gelir. Karmaşık aruzlardan, lisede duyduğun ama şu an hepsini unutmuş olduğun ekollerden ziyada bazen sadece çocukluğunda duyduğun bir söz, iki güzel satır seni şiire yönlendirir. Kimse orta okulda öğrendiği ve muhtemelen gerçek hayatta hiç işine yaramayacağı kimya fizik derslerinden hareketle biyolog veya astrofizikçi olmaz. Bazen o konuda yılar önce aldığın bir övgü ki bunu hala hatırlıyorsundur, bazen tesadüfen duyduğun bir fikir bakış açını tamamen değiştirir ve seni başka mesleklere veya başla uğraşlara yönlendirir. Sinir bilimci Serkan K. İsmailoğlu çocukluğunda duyduğu, ”evin beyi gelmedi’’ sözünden etkilendiğini, ünlü biyolog Richard Dawkins ilk okulda derslerine giren papazın verdiği örneklerden, iyi psikologlar geçmişte yaşamış olduğu travmalardan etkilendiklerin ifade ediyorlar.
Öğrenmenin birçoğu informal olandır derken okulsuz bir toplumu savunmuyorum, ama meşhur tanımıyla bilinen Selahattin Ertürk’ün eğitim kavramının içinde yer alan, ‘‘istendik değişme meydana getirme’’ ifadesinin gerçekte pek işlevsel olmadığını söylüyorum. Din eğitiminde bile Cemal Tosun’un katkılarıyla kullanılan bu tanım sanıldığı kadar artık kuşatıcı olmayabilir eğer eğitiminden kastımız çocuğun duyuşsal alanına da hitap etmekse. 30. Cüzü baştan sona ezberletmek, Hz. Peygamberin (s.a.v.) bile bilmediği on nesil önceki dedesinin adını öğretmek değildir ya da gelenekçileri kızdırmayacaksam sadece o değildir. Ebenin yemekten kalkarken elhamdülillah demesi bir din eğitimidir. Hz. Peygamberin (s.a.v.) ezanla dalga geçen çocukların başını okşaması bir din eğitimidir. Yakınının ölümüne şahit olan bir çocuk hiçbir din pedagogundan alamayacağı din eğitimini alır. Ya da benim lise yıllarında duyduğum yılan hikayesi… bunların hepsi plansız programsız informal bir eğitimdir. Peki eğitim nedir derseniz Frued psikanalitik, Rousseasu davranış temelli, Bandura sosyolojik, Jung arketip temelli, Montesorri sevgi temelli, Kant pragmatist, Miskeveyh ahlak temelli, Sabuni, Zernuci ve Cem’a kalsik lafzi ve ezber temelli bir eğitimin tanımını yapar ve bunun arzusunda olur. Bence eğitim hepsi olabilir ancak bunların hiçbirisi de olmayabilir. Çocuk tüm bunlardan sıyrılıp bardağın kırılma sesinden etkilenip kepçe operatörü olmak isteyebilir ya da sıvacı…