Hüzün sana uğramazdı, kutlu Nebi’den beri,
Oysa gökler ağlıyordu, zulme değdiğinden beri.
Kalbinin sesini yavaşlat ey Aksa! Tekbirler çağıldasın,
Ölüm kucağında bir mahşerse, İslâm seni ağırlasın.
Gül kokuyordun, tevhide kucak açtığından beri
Şimdi döküldü kanları, gülşeninde bülbüllerin.
Âh u zâr eder mescidlerin, minarelerin bile gölgesi,
Gülün şah damarını kesseler, akardı Amin diye.
Kürsün huzurda selâm verdi Ey muhabbet-i nazâr-ı İlahi!
Ezelden ebede kulak verdi burak, mihrâbında gezince
Sen sır gibi çöllerde, kaybolmuş bir vahayken,
Şereflendi ocağın ve bucağın, bütün âlem seni bildi.
Bak melekler gömülüyor, aminler doluyor arşa
Nerde diyorlar analar, söyleyin, bu İslam’ın kağnısı?..
Nerde müminler, söyleyin onlara, hazin bir devr kapanıyor;
Ah u yakarışlarla arş titriyor, nerdeler, yıkılıyor Aksa.
Taşlarda mezarlar var şimdi, ağıtlar doldu taştı
Selamlar ellere ulaştı, çığlıklar bir bir ıssızlaştı,
Feryâd bile uslandı Ya Mevlâ! Gazze’den duyunca ahları
Kudüs’te gülümsemek, şehadetin adı oldu Ey sadâ!, duyur figânları.