KOMŞUNUN ŞİKAYETİ
Biri, Resul-i Ekrem (s.a.v)'ın huzuruna geldi ve
- Bana eziyet ederek huzurumu bozuyor' diye komşusunu şikayet etti.
Resul-i Ekrem (s.a.v):
- Tahammül et ve komşunun gürültü patırtısına aldırma, belki gidişatını
değiştirir, buyurdu.
Bir müddet sonra ikinci defa gelerek şikayet etti. Resul-i Ekrem
(s.a.v)
bu kez de tahammül et buyurdu.
Üçüncü defa geldi. ve
- Ya Resulallah, benim bu komşum gidişatını düzeltmiyor, beni ve ailemi
rahatsız etmek için gerekenlerin hepsini yapıyor' dedi.
Resul-i Ekrem (s.a.v) bu defa ona
- Cuma günü, ev eşyalarını dışarı çıkar, yoldan gelip geçen halk
görsün.
Halk, sana 'niçin ev eşyalarını buraya döktün?' diye soracaktır. 'Kötü
komşunun elinden' diyerek şikayetini bütün halka söyle.
Şikayetçi aynısını yaptı, eziyet eden komşu ise peygamber daima
tahammül
et diyecek diye, hayal ediyordu.
Halbuki zülmün def edilmesi hukukun müdafaası hususunda İslamiyetin,
mütecavize saygı göstermeyeceğini bilmiyordu. Böylelikle herkesin
huzurunda
rezil olacağını sezen eziyetçi komşu, konuyu öğrenince yalvarıp
yakarmaya
başladı ve adamın, eşyasını evine taşımasını rica etti. Aynı zamanda
komşusunu
incitecek şekilde bir şey yapmamaya söz verdi.