7.8 C
Bursa
6 Ocak 2025 Pazartesi
spot_img
Ana SayfaAhlakİnsani Değerlerin Korunması

İnsani Değerlerin Korunması

Günümüz dünyası, hızlı değişimlerin yaşandığı bir dönemin içindedir. Teknolojik ve bilimsel gelişmeler, insanların yaşamını kolaylaştırırken, ne yazık ki insanlık adına umut kırıcı olaylara da tanık olmaktayız. Savaşlar, milyonlarca insanın yerinden edilmesi, ötekileştirme ve nefret söylemleri, insani değerlerin giderek yitirildiği bir tabloyu gözler önüne seriyor. Bu karmaşa içinde, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde insani değerlerimizi korumak ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak, en büyük sorumluluğumuzdur.

Tarih, fanatik milliyetçilik ve din adına işlenen vahşetlerle doludur. Bu süreçlerde, insanlar çoğu zaman insani duygularını unutarak, kendilerine dayatılan düşünceler doğrultusunda hareket edebilmektedir. Bu nedenle, dini söylem ve düşüncelerin gerçek kaynaklardan süzülerek öğrenilmesi büyük önem taşır. Özellikle hadislerin, Peygamberimizin de işaret ettiği şekilde, Kur’an’a uygunluk süzgecinden geçirilmesi gerekir. Nitekim Peygamberimiz (s.a.v.), “Bana izafe edilen bir söz duyarsanız onu Kur’an’a arz edin. Kur’an’a muvafık ise söylemişimdir, değilse söylememişimdir.[1]” buyurmuştur.

Bu bağlamda, Kur’an-ı Kerim’i doğru kaynaklardan öğrenmek ve anlamak temel bir gerekliliktir. Arapça, zengin bir dil olup bir kelimenin onlarca anlam taşıyabileceği göz önüne alındığında, dini kaynakların dikkatle seçilmesi önemlidir. Bu konuda yaşanmış çarpıcı bir örnek vereceğim. Peygamberimiz, “Övücülerin yüzlerine toprak saçınız[2]” buyurduğunda, sahâbî Mikdâd bu ifadeyi gerçek anlamıyla uygulayarak övücülerin yüzüne toprak saçmıştır. Ancak bu söz, “Övücülerin bekledikleri dünyalığı elde edemeyeceklerini göstermek” anlamına gelmektedir. Bu tür örnekler, dini meselelerde uzman görüşüne başvurmanın önemini açıkça göstermektedir.

Ehil olmadığımız konularda, yorumları uzmanlara bırakmak ve onların rehberliğinden faydalanmak, bizi olası hatalardan koruyabilir. Benim bu husustaki yaklaşımım şudur: Bir konuya merak ettiğimde veya kamuoyunda tartışılan bir meselede, ilgili alandaki uzmanları araştırıp görüşlerini incelerim. Sonunda, beni tatmin eden uzmanın görüşünü benimserim. Tartışma ortamlarında ise, kanaatimi belirtirken bu görüşün dayandığı uzmanın ismini de paylaşırım. Böylece, uzmanlık alanım dışında bir konuyu savunuyor gibi görünmekten kaçınırım.

Bu yaklaşım, hem kişisel gelişimimize hem de toplumsal huzurun sağlanmasına katkı sağlayabilir. İnsani değerlerin korunması ve ortak iyi niyetin sürdürülmesi, dünya genelinde barış ve refahın artmasına vesile olabilir. İnsanlığın geleceği adına, her bireyin bu sorumluluğun farkında olarak hareket etmesi gereklidir.

İnsani değerlerin korunması, sadece bireylerin değil, toplumun ve insanlığın geleceği için hayati bir sorumluluktur. Geçmişte yaşanan hatalardan ders alarak, bilgiye ve uzman görüşlerine dayalı bir yaklaşım benimsemek, doğru adımlar atmamıza yardımcı olabilir. Her birey, kendi rolünü yerine getirerek barış ve iyiliğin yayılmasına katkı sağlayabilir. Unutmayalım ki, insani değerlerimizi koruyarak sadece kendimize değil, gelecek nesillere de umut dolu bir dünya bırakabiliriz.


[1] Ebü’l-Hasen Alî b. Ömer b. Ahmed ed-Dârekutnî, esSünen (Beyrut: Dâru İhyâ’û Turâsi’l-Arabî, 1413/1993), 4/208.
[2] Camiussağir – 234

Önceki İçerik
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SOSYAL MEDYA

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
4,338TakipçilerTakip Et
- Reklam -spot_img

Yeni İçerikler

Son Yorumlar

Ümmü Gülsüm Solmaz yorumladı Süreyya
Süreyya yorumladı Süreyya
Melek gün yorumladı Ruhun Secdeye Varışı
Melek gün yorumladı Hakikatin Yolu Meşakkatlidir