Ölümün Sessizliği

ÖLÜMÜN SESİ/SİZLİĞİ/BİZLİĞİ/BENLİĞİ
Hayatta birçok olumsuzluk yaşarsınız
Bazen bir hastalık
Bazen bir afet
Bazen bir dostun kaybı
Bazen sevdiklerinizin rahatsızlığı…
Lakin hiçbirisi
Ağzımızın tadını kaçıran/acılaştıran
Sessiz sedasız
Ve aniden gelen gibi,
Olmuyor.
Sessiz gelen
Lezzetleri acılaştıran o şey;
Hepimizin bildiği
Hepimizin gafil olduğu
Ölüm.
İlk defa bütün benliğimle
İliklerime kadar hissettim
Lezzetleri/ağız tadımızı kaçıran
Ve
Allah Rasulü tarafından
Hayatımızda
Yaşam kalitemizi artırmada
Çokça anmamız gereken
Olarak
Öncelediği
Ama
Bizlerin sokağından/mahallesinden
Sadece
Yek diğerinin tabutuyla
Yek diğerinin göz yaşlarıyla uğurladığımız
Ölümü.
Ne kadar da uzakmışız
En yakınımızda olan gerçekliğe!!!
Ama
Gazze…
Bütün benliğiyle
Bila zaman
Ve
Bila Mekan
Ölümü tatmakta
Hem de
Bal kıvamında.
Çocuklar
Çehrelerindeki
Ölüm mütebessimliğiyle
Melekü’l-mevt eşliğinde
Çocukça bir
Tınıyla
Haykırmakta.
Arun aleyküm..
Utanılacak çehrelere
Içten riyasız saf
Bir nida…
Mustazaf’lara el uzatmayı,
Gönlü ya(s)(ş)lı insanlara
Önder olmayı…
Zalime karşı
Mazlumun yanında
Öncü olmayı adayan
Önceleyen
Bir millete…
Kendini
Medeniyet beşiği addeden
Bir çağa…
Parmak ısırtırcasına
Çocukça bir çığlıkla
Arun aleyküm..
Utanılacak çehrelere
Içten riyasız saf
Bir nida…
Bugün günlerden feryad
Bugün günlerden matem
Bugün günlerden keder
Bugün günlerden gri, fosfor kokan bir yalnızlık
Bugün ahu figan günüdür…
Bugün Çocukların,
Bugün kadınların,
Bugün erkek ve yaşlı insanların cesetlerinin
Gazze’nin masum kucağına düştüğü gündür.
Bugün insanlığımızın Gazze’nin kara toprağına düştüğü gündür.
Bugün Filistinli küçük kızın;
Mustazaf’lara el uzatmayı,
Gönlü ya(s)(ş)lı insanlara
Önder olmayı…
Zalime karşı
Mazlumun yanında
Öncü olmayı adayan
Önceleyen
Bir millete…
Kendini
Medeniyet beşiği addeden
Bir çağa…
Parmak ısırtırcasına
Çocukça bir çığlıkla
Arun aleyküm..
Utanılacak çehrelere
Içten riyasız saf
Bir nida…
Günüdür…
Ve selâmun ‘alâ ‘ibâdihi-llezîne’s-tafâ
Ve’sselâmu ‘alâ meni’ttebe’a’l-hudâ