Gözde akan soğuk bir damla yaş gönlü nasıl ısıtabilir ki? O gözde akan yaşa değer ve kıymet bilen bir dost olmadıktan sonra insanın içi nasıl ısınabilir ki? Yeryüzündeki zulmü görmeyen varsa nasıl buna son verile bilinir ki? Bunu gören, hisseden olmadan? Merhamet olmadan, kalplerde din ve iman olmadan insan olunamıyor, sadece duymayan, görmeyen, hissetmeyen varlığıyla bir yeri kaplamayan meşgul eden bir canlı olunuyor ki bu da hiç kimseye fayda vermiyor!
İnsan ki varlığıyla kalbi, imanı, merhameti ile kazandıklarını sonsuzluğa taşıyan olması gereken iken, alçaldıkça alçalmak insana ne kazandırabilirdi ki sıfırdan başka? Vicdan ve ruh, Hakk’ı anarak onun emirlerine uymadıktan sonra nasıl temiz olabilir ki?
Hayat sessiz değil, sesini kısanların varlığıyla elbet bir gün o sesi kısanların kulağına öylesine bir bağıracak ki, vicdanı imanla temiz olanların yardımıyla sağır olacak, parçalanarak yok olacaktır elbette. Sonsuzluk yolu tek bir yol iken o yolu kapatarak başka yol açanlar, o açtığı yolların içinde elbette ki parçalanarak paramparça olacak, bu parçalanmaları onları cehennemin dibine kadar sürükleyecektir. İşte bu nedenden dolayı ruhumuz acı duysa da buna Rabbim göndereceği bir yiğit ile son verdirecektir, buna imanımız sağlam ve umudumuz rabbimde sonsuzdur. Bugün bir damla göz yaşını akıtırken elimizden bir şeyin gelmemesi, iyi ile kötünün belli olmasından dolayıdır ve onların devranı son bulunca akan gözyaşlarını Rabbim mutlaka sevinçle silecektir vesselam.